“Türkiye’de Toroslar Sıradağları boyunca bir tepeye oyulmuş dev bir boğayı betimleyen 12000 yıllık bir geoglif bulundu. Geoglyph esrarengiz bir mesaj ile bir taş daire yıldız haritası içerir. Yukarıdan görüldüğü zaman, altı taş daire anıtı, Pleiades’in bir yıldız haritası gösterimini oluşturuyor… ve yaklaşık 12000 yıl önceki astronomi ve sembollerini kullanarak, eski bir göksel mesajı açıkça veriyor. Eğer bilim adamları Göbekli Tepe’nin ‘ilk medeniyet’ olduğunda ısrar ederse, ben de Pleiades’in yakınında Güneş benzeri bir yıldızla ilişkilendirilen dünya benzeri bir gezegenden gelen ziyaretçilerin teorisinin teori statüsünün ötesinde bir gerçeklik olduğunu ifade ederim.”
Bunlar, Türkiye’deki Göbekli Tepe tarihi mekanının gizemi üzerine The Hidden Records adlı kitabı bulunan araştırmacı- yazar Wayne Herschel’in tespitleri.
Herschel, kitabında gökteki Orion-Toros konfigürasyonunun dünyevi yansımasının, Asya’daki 7 katlı Kiliselere vurgu yaparak dünyadaki Yunanistan ve Türkiye’nin uluslarını yansıttığını kuvvetle ortaya koymaktadır. Yunanistan ile ilgili olarak, eğer ley hatlarından biri Mt. Olympus’tan geçecek şekilde alınırsa, kesişen noktalardan Delphi ve Isparta geçer. Dikkat çekici olan, böyle bir ley çizgisinin çeşitli ünlü yıldızlarla orantılı olarak Orion takımyıldızına uygun görünmesidir. Mt. Olympus, Rigel’e, Orion phallusu Kalambaka’ya, Delphi, Orion Kemeri’ne, Atina, Bellatrix’e, Sparta ise Betelgeuse’ye karşılık gelir.
7 Asya kilisesi coğrafi olarak bir Boğa boynuzu veya daha kesin olarak bir piramit gibi boynuzlu bir “V” şeklindedir. Aynı zamanda piramit olarak kabul edilen bu Hyades bölgesi, “capstone” olarak Bergama Kilisesi’ne sahiptir.
Kiliselerin başlangıcı, Efes’teki Boğa’nın Gözü’ne karşılık gelir. Toros takımyıldızındaki Hyades-Pleiades yıldız kümeleriyle Asya’nın 7 kilisesi arasında, topografik olarak İncil’in Vahiy kitabında tasvir edildiği gibi, göksel bir uyum vardır. Bu göksel motifin Torosların ters çevrilmiş ‘V’ şeklindeki Hyades yapılandırması, Asya’nın 7 kilisesiyle uyumlu görünmektedir. Pleiades, Anadolu’nun Toros dağlarına veya günümüz Türkiye’sine tekabül eder.
Pleiades, İncil’de şöyle geçer :
“Sağ elimde gördüğünüz yedi yıldız ve yedi altın lamba başı şudur: Yedi kilisenin yedi yıldız meleği ve yedi lamba yuvası yedi kilisedir” (Rev. 1:20)
Boğa, “Asya eyaletinde yedi kilise”nin düzenine ve konumuna karşılık gelir (Rev. 1: 4), göksel Pleiades ve dünyadaki kilisenin yakınında, Türkiye’de Toroslar Sıradağları…
Toros.. Taurus.. Boğa.. Boynuz.. Oğuz Kağan
“Arkadaşlar!
Gidip, Toros Dağları’na bakınız, eğer orada bir tek Yörük çadırı görürseniz ve o çadırda bir duman tütüyorsa, şunu çok iyi biliniz ki bu dünyada hiçbir güç ve kuvvet asla bizi yenemez.”
Mustafa Kemal Atatürk
Ulu Başbuğ neden başka bir dağ değil de, Toroslar demiştir? Toroslar ve bir tek Yörük çadırı.. Bir Türk.. Atatürk’ün zamanı gelince çözülecek şifreli mesajlarından biridir.
“Gökte ne varsa, yerde de onun yansıması vardır.”
Pleiades, diğer adlarıyla, Ülker veya Süreyya, bir açık yıldız kümesidir. Boğa takımyıldızında bulunur. Hyades-Pleiades yıldız kümelerinin göksel motifinin yerdeki yansıması, Anadolu’nun Toros dağlarına, genel anlamda da, günümüz Türkiye’sine denk geliyor… 7 yıldızdan oluşur. Ne demiştik: Gökte ne varsa, yerde yansımasını bul: Gökte 7 yıldız, yerde.. 7 uyurlar. Gökteki 7 yıldız, Boğa/Taurus’a tâbîdir.. Yeryüzündeki 7 uyurlar, Zülkarneyn Oğuz Kağan’a ve sonraki dönemlerde de, onun bilincini “taşıyan” görevliye tâbîdirler. Tehlike anında, devletin kadim “Töre”ye uygun olarak yeniden yapılandırılması gerektiği dönemde uyanır ve vazifeli olanın arkasında yerlerini alırlar. Görevleri bitince, yeniden uykuya geçerler.. Börü Budun..
Mehmet Akif, bu özel topluluğu Çanakkale Şehitlerine şiirinde anmıştır:
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
Yedi kandilli Süreyyâ’yı uzatsam oradan
7 olarak kodludurlar ama gerçek sayısını Allah bilir. 7-313.. Kuran’ da Ashab-ı Kehf olarak adlandırılırlar. (Mehmet Akif burada, “yedi kodluların” Çanakkale savaşında görev aldıklarını şifreli olarak söylemektedir.)
Kehf ashabının yeniden görevde olacağı çok çetin bir sürece girmek üzereyiz:
Beklenen Büyük Kırılma.. Kıyâmet.. Melhame.. Armagedon.. Zülkarneyn.. Kurtarıcı… Büyük Kurtuluş
Şifrelenen, sadece 7’ler değildir. Bu süreçte, 7 kodlu yardımcıların başında olacak kişi, özel olarak seçilmiş; başta Oğuzname, Kurân-ı Kerîm, hadisler olmak üzere, arkeolojik eserlerde, Nostradamus’un kehanetlerinde, Atatürk’ün Nutuk adlı eserinde, İstiklal Marşı’nda, kam davulunda, Türk halı motiflerinde, adı, vasfı, geldiği boyutu, burç özellikleri şifreli olarak gizlenmiştir.
Önce Türkiye’de, sonrasında da yeryüzünde hak ve adaleti tesis edeceği için, Kuran’da başta Müddessir, Kaf, Enfal, Kehf, Kıyamet, Tarık, Tâhâ ve Asr surelerinde olmak üzere 70 küsur ayette “Hak”, “bil-Hakkı”, “gizlenen”, “Münadi/Çağırıcı” kelimeleriyle bahsi geçmektedir. Meleklerin kendisine hitap ettikleri, göklerdeki adı, Kuran’ın kalbinde şifrelenmiştir.
Atatürk gibi 19 kodludur. Yani doğumundan ortaya çıkacağı zamana kadar, hayatının tüm safhalarında, Atatürk’ün hayatını incelediğimizde dikkatimizi çeken 19 sayısı ve katları örüntülenmiştir.
Barış Manço’nun 2023 şiirinde “Kayaların Oğlu” olarak geçer. Geleceği, kayalara, kitabelere kazınarak haber verilmiştir çünkü. Ve kayalar yavaş yavaş dile gelmeye başladı. Türkiye’de Göbeklitepe’den, halılarımızdaki motiflere, Amerika’nın Utah eyaletinde bulunan kayalara kadar pek çok yer, “H” harfiyle “gizlenen”i müjdelemekte .. Yılanoğulları, Irak ve Suriye’nin altını üstüne getirip, gelecek olana engel olmak için, tanınmaması için müzelerde ne kadar tarihi eser varsa hepsini talan etseler de, taşıyamayacakları megalitlerde ve zamanı geldiğinde Türk piramitlerinde “Kayaların Oğlu”na yol gösterecek işaretler dile gelecek ve Türk’ün Altın Çağı başlayacaktır.
Vaktin Sahibi’nin işareti bizim hilâl olarak bildiğimiz üç boynuzdur. Bu işaret, mühür-tuğ ve anahtar sahibi olan, üç zaman, üç mekan, bir insanı simgeler. Geçmiş, gelecek ve an.. Yeryüzü (dünyamız), gökler (semavi alem) ve yeraltı (ruhlar alemi /atalar).. Görevli olan Kadim ruh’un tüm bu zaman ve mekanlardaki önemine, “Tanrı’dan Kut almış olmasına” işarettir. Ve bu sembol, bazen ayrı, bazen de iç içe geçmiş olarak karşımıza çıkar. Oğuz Kağan’ın boynuz şeklindeki başlıklarından, Odin’in “Güç Ağacı”na,” Thor’un çekici”nden, Osmanlı devlet armasına kadar pek çok yer ve zamanda ortaya çıkar. Ne zaman ki, bu üç hilal/boynuz/yıldız yeniden ortaya çıkar, izi takip etme vakti gelmiş demektir!
İzi iyi takip edin… Zira Vaktin Sahibi artık içimizdedir!
HAKKI olana Hak teslim eder…
Atabey Hüseyin Hakkı Kahveci