“Tanrı, krallara, güçlülere, soylulara ve dünyada kalanlara emretti: “Gözlerinizi açın ve boyunlarınızı kaldırın, eğer Seçilmiş Olan’ı tanıyabilirseniz.”
Ruhların Tanrısı şanlı tahtına oturdu,
Adalet ruhu Seçilmiş Olan’ın üzerine döküldü;
Onun ağzından çıkan kelimeler tüm günahkarları öldürür, tüm inançsızlar onun önünde yok olur.
O gün tüm krallar, kudretliler, soylular ve dünyayı elinde tutanlar ayağa kalkacak, onun nasıl şanlı tahtında oturduğunu ve önünde uluların adaletle yargılanışını ve önünde hiçbir şeyin söylenmeyişini, bunun beyhude olduğunu görecekler.
Ve doğum sancısı içinde, oğlu rahminin ağzına gelmiş, zorlukla onu doğurmakta olan bir kadın gibi onlara bir ağrı gelecek.
Bu Kadın Oğlu’nu şanlı tahtında otururken görünce birbirlerine bakacaklar, titreyip boyunlarını eğecekler ve bir sancıyla kaplanacaklar.
Kudretli krallar ve dünyayı elinde tutanlar, bu herkesi yöneten ve şimdiye kadar gizlenmiş olanı kutsayacak, onurlandıracak, övecek. Evet, o İnsan Oğlu baştan beri gizlenmişti. En Yüce Olan onu kendi kudretinin huzurunda tutmuş, onu seçilmişlere bildirmişti.
Ve ulular ve seçilmişler topluluğu o gün onun önünde duracak.
Tüm kudretli krallar, soylular ve dünyayı yönetenler bu İnsan Oğlu’nun önünde başlarını eğecek, ona tapacak ve umutlarını ona bağlayıp, yalvarıp merhamet dileyecekler.
Ama Ruhların Tanrısı onlara öylesine bastıracak ki, onlar SEÇilMİŞ olan’ın huzurundan uzaklaşacaklar. Yüzleri utançla dolacak, çehreleri kararacak. Ceza melekleri intikam için onları alacak, çünkü onlar o’nun çocuklarına ve seçilmişlerine eziyet etti. Ulular ve seçilmişler bunu izleyecek. Bu gördüklerine sevinecekler çünkü Ruhların Tanrısı’nı gazabı onların üzerinde olacak.
Ruhların Tanrısı’nın kılıcı onların kanlarıyla sarhoş olacak. Ulular ve seçilmişler o gün kurtarılacak. Bir daha asla günahkârların ve yasayı çiğneyenlerin yüzlerini görmeyecekler.
Ruhların Tanrısı onların üzerinde kalacak. Sonsuza kadar bu insan Oğlu’yla birlikte kalacaklar, yiyecekler, yatacaklar ve kalkacaklar.
Ulular ve seçilmişler yükselecek; artık boyunları eğik olmayacak. Ruhların Tanrısı’nın hayat elbisesini giyecekler.
Bu hayat elbiseleri Ruhların Tanrısı’ndan gelecek ve hiç eskimeyecek. Ruhların Tanrısı’nın önünde ışığınız bitmeyecek.”
Atabey Hüseyin Hakkı Kahveci