Ey Aziz millet!

Milli iradeyi hapsettiler. Milli iradeyi teröristler kaçırdı. Şu an her iki tarafın serbest kalabilmesi için mevcut şehit Mehmet barajını geçmemiz gerekiyor.

Ne olabilir, ne oldu, ne olacak diye kafa yoranlar var mı? Nerden nereye gelmişiz. Kaymakam, polis, asker, milletin vekilini teröristler kaçırmış. Soran yok.

Genelkurmay başkanı, kuvvet komutanları, muvazzaf generaller, bilim adamları, gazeteciler, milletvekilleri tutuklu. Yine soran yok.

Her gün bu düşüncelere dalıp havanın kararmasını bekleyen milyonlar var. Peki, akşam karanlığı günün ortasında yaşananları kapatıyor mu? Sadece akşamdan sabaha geçen sürede belki ama her sabah aynı şeyleri düşünmek, aynı gündemi yaşamak sizleri rahatsız etmiyor olabilir. İnanın rahatsız olan o kadar çok insan var.

Vatandaşın vekâletini alıp TBMM ‘ye giden sayın vekiller! “Türkiye’nin gündemi terör. “  Hani milletin tek tek vekâlet verdiği sayın vekiller neredeler?

Sayın Başbakan “ CHP, BDP’nin vagonudur” diyor. Öyleyse Oslo’yu nereye koyacağız? Bu hali ile görüşen devlet ise, Türkiye Cumhuriyeti kimin vagonu oldu? Yok, öyle değil bir siyasi parti görüşmüşse kim vagon kim katar oluyor? Anlam karmaşası değil. Gerçek bu.

Şehit cenazelerinde slogan atmak düşmanlarımızı sevindirirmiş. Hadi oradan. Baksanıza adından milliyetçi olduğu iddiasında olan bir parti Türkiye’nin yaşadığı bu süreçte her yerde kaybolmuş. Gözden ırak olan gönülden uzak olur. Kimse kalkıp ortalığı vaveylaya verin demiyor. Artık gündemi takip edin diyoruz.

Madem CHP bir vagon veya statüko partisi o halde milletvekili Aygün’ün terör örgütü tarafından kaçırılmış olması için işte size senaryolar.

– CHP ve BDP bu işi planladılar. Çünkü meclisi terör gündemi ile toplamaya çalışıyorlardı. Bu yüzden dalgalandırıcı bir iş yaptılar diyecek olan çok yandaş çıkacaktır.

– CHP’nin muhtemel belediye seçimleri öncesinde uyarılması gerekiyordu, Tunceli’ye yüklenmesin demek için bir uyarı yapıldı.

– Zaten her gün CHP’yi olmayan hususlarda devamlı surette suçlayan AKP‘nin  “cezaevinde olan adamları milletvekili adayı göstermeseydiniz “ açıklamasından hareketle; madem ülkenin tepesindekiler bu yönde açıklayabiliyorlar o halde bir milletvekili kaçırılsa ne olur? Ha Silivri, ha Tunceli’nin dağları demiş olmasınlar.

Sayın Hüseyin Çelik’in açıklaması kolay kolay hafızalardan silinmez. İnsanımızın, askerimizin değerini bu milletin vekâletini alanların yaptığı açıklamaları milletin kendisi muhakkak değerlendirecektir. Adında Gazi olan bir şehrimizin vekilinden bunu duymak mevcut yaşanan kanlı süreç içerisinde gerçeği görmemize yardımcı oldu. Ne demek “ birkaç tane Mehmet şehit oldu diye, meclis toplanmaz.” Meclis adı üstünde, vekâlet sahibi olanlar asıl olan milletin kendisini adam yerine koymuyor.” Ehh, ileri demokrasinin cilveleri bunlar.

Bir siyasi partinin meclise girebilmesi için gereken % 10 seçim barajına karşılık, meclisi olağanüstü toplantıya çağırmak için gerekli  “ ŞEHİT MEHMET” sayısı nedir? Bunun için şehit Mehmet barajı var mıdır?

Yersek yoğurt, kıvırtırsak ayran, seyredip susmaya devam edersek cacık oluyor. Ya da meclisin terör gündemi ile toplanmasına gerek yok. Ne sorulacaksa sayın Başbakan’ın deyimi ile gidip kendisine sorun. Çünkü bu ülkede meclis sadece iktidardan sorulur. O isterse açılır. İstemezse kapanır. Yerseniz.

16 Ağustos 2012 Perşembe

Anayurt